Öğretmenler, bireyin yetişmesine en büyük katkıyı sağlayan, bireyin eğitim hayatı boyunca özverili ve fedakar bir şekilde destek olan yegane kişilerdir. Öğretmenler, toplumda değer gören ve emekleri her zaman takdir edilen meslek grubudur. Eğitim öncüleri olarak, çocukluk çağından gençlik çağının ilk dönemlerinde öğrencilerin yetişmesi ve gelişmesine katkı sağlayan, topluma yararlı bireyler haline gelmeleri için elinden gelen gayreti sunan öğretmenlerdir.
Sevgimizi, verdiğimiz değeri dile getirmek kadar hissettirmenin ve göstermenin önemi yadsınamaz. Hediye almak, bunu sağlamanın yöntemlerinden biridir. Çoğumuz hediye alırken zorlanırız, doğru hediyeyi seçmek için “ne hediye alınır?” sorusunu cevaplamaya çalışırız. Çünkü doğru hediyeyi seçmek aynı zamanda o kişiyi ne kadar tanıdığımızın ve önemsediğimizin göstergesidir. “Bu hediyeyle mutlu olacağını bilecek kadar iyi tanıyorum seni” mesajını vermek, hediyenin fiyatından çok anlamına vurgu yapmak hediyenizi sıradan bir hediye olmaktan çıkarır. O yüzden hediye alırken vereceğimiz mesaja dikkat eder, ayrıntıları göz önünde bulundurarak hediyeyi özenle seçmeye çalışırız.
Uykunun farklı evrelerinde ortaya çıkan, işitsel ve görsel nesnelliği olmayan bir algı türü olarak kabul edilen bilinçaltı görüntülerimiz, rüya veya düş olarak adlandırılır. Uzmanlar rüya görmeyi biyolojik olarak tam anlamıyla çözememiş olsa da, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında başlayan, Sigmund Freud'un psikanaliz çalışmaları ve devam eden araştırmalarla rüyalar hakkında daha çok bilgi elde edilmiştir. Sigmund Freud, hiperamnezik kabul ettiği düş dünyasının, geçmiş olayları akılda tutma ve hatırlama yeteneğinin, olağanüstü derecede olduğunu savunur. Düşlerin uyanık belleğin ulaşamadığı bilgilere ulaştığını ve onları hatırladığını kabul eder. Sıradışı sembollerle oluşturulan bu rüya senaryoları psikolojide bilinçaltının yansımaları olarak kabul edilirken, metapsikolojide içgüdüler, içgörüler olarak ele alınır.